SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

SELAM BAHSİ

<< 2240 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

146- (2240) وحدثنا يحيى بن يحيى. أخبرنا خالد بن عبدالله عن سهيل، عن أبيه، عن أبي هريرة. قال:

 قال رسول الله صلى الله عليه وسلم "من قتل وزغة في أول ضربة فله كذا وكذا حسنة. ومن قتلها في الضربة الثانية فله كذا وكذا حسنة.لدون الأولى. وإن قتلها في الضربة الثالثة فله كذا وكذا حسنة. لدون الثانية"

 

{146}

Bize Yahya b. Yahya rivayet etti. (Dediki): Bize Halid b. Abdülah, Süheyl'den, o da babasından, o da Ebû Hureyre'den nak­len haber verdi. Şöyle demiş; Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) :

 

«Her kim bîr kertenkeleyi ilk vuruşta öldürürse ona şu ve şu kadar sevâb vardır. Ve  her kim  onu  ikinci vuruşta öldürürse, birinciden  aşağı olmak üzere ona şu kadar sevab vardır. Ve her kim onu üçüncü vuruşta öldürürse ona da ikinciden aşağı olmak üzere şu ve şu kadar sevab vardır.»  buyurdular.

 

 

147- (2240) حدثنا قتيبة بن سعيد. حدثنا أبو عوانة. ح وحدثني زهير بن حرب. حدثنا جرير. ح وحدثنا محمد بن الصباح. حدثنا إسماعيل (يعني ابن زكرياء). ح وحدثنا أبو كريب. حدثنا وكيع عن سفيان. كلهم عن سهيل، عن أبيه، عن أبي هريرة، عن النبي صلى الله عليه وسلم. بمعنى حديث خالد عن سهيل. إلا جريرا وحده. فإن في حديثه

 "من قتل وزغا في أول ضربة كتبت له مائة حسنة. وفي الثانية دون ذلك. وفي الثالثة دون ذلك".

 

{147}

Bize Kuteybe b. Saîd rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Avâne rivayet etti.  H.

Bana Züheyr b. Harb da rivayet etti, (Dediki): Bize Cerîr rivayet etti. H.

Bize Muhanımed b. Sabbah dahî rivayet etti. (Dediki): Bize İsmail (yâni İbni Zekeriyya) rivayet etti. H.

Bize Ebû Kureyb de rivayet etti. (Dediki): Bize Veki' Süfyan'dan rivayet etti. Bu râvileriıı hepsi Süheyl'den, o da babasından, o da Ebû Hureyre'den, o da Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den naklen Hâlid'in Süheyl'den rivayet ettiği hadîs manâsıyla rivayette bulunmuşlardır. Yalnız Cerîr müstesna! Çünkü onun hadîsinde :

 

«Her kim bir vuruşta bir kertenkele öldürürse ona yüz sevab yazılır, ikincide bundan daha aşağı, üçüncüde ondan daha aşağı yazılır.» ifâdesi vardır.

 

 

147-م- (2240) وحدثنا محمد بن الصباح. حدثنا إسماعيل (يعني ابن زكرياء) عن سهيل. حدثتني أختي عن أبي هريرة، عن النبي صلى الله عليه وسلم؛ أنه قال:

 "في أول ضربة سبعين حسنه "

 

[ش  (حدثتني أختي) كذا وقع في أكثر النسخ: أختي. وفي بعضها أخي، بالتذكير. وفي بعضها أبي. وذكر القاضي الأوجه الثلاثة. قالوا: ورواية أبي خطأ. ووقع في رواية أبي داود: أخي وأختي. قال القاضي: أخت سهل سودة. وأخواه هشام وعباد].

 

{m-147}

Bize Muhammed b. Sabbah da rivayet etti. (Dediki): Bize İsmâil (yâni îbni Zekeriyya) Süheyl'den rivayet etti. (Demişki): Bana kız kardeşim Ehû Hureyre'den, o da Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den naklen rivayet ettiki :

 

«İlk vuruşta yetmiş sevab vardır.» buyurmuşlar,

 

 

İzah:

Aişe r.anha hadîsini Buharı «Bed'ül-Halk» bahsinde tahrîc etmiştir.

 

Vezega: Kertenkele demektir. Biraz daha büyüğüne Araplar Sam ebras derler. Ulemâ kertenkelenin eziyet verici haşerattan sayıldığında ittifak etmişlerdir. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in onun öldürülmesini emir buyurması bundandır. Bir vuruşta öldürmenin çok sevablı, ikinci vuruşta öldürmenin ondan daha az sevablı olması bu hususta dikkat göstermeye teşvik içindir. Çünkü bir vuruşta öldürülemezse kaçabilir. Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) hilde ve haremde öldürülen zararlı hayvanlar gibi buna da fâsıkcık adı vermiştir. Fâsık yoldan çıkandır. Bu hayvanlar da fazla zarar yapmak ve eziyet vermek suretiyle âdeta diğer haşerâtın içinden çıkmışlardır. İmam Ahmed'in Hz. Âişe'den rivayet ettiği bir hadîste şöyle denilmektedir: «Aişe'nin evinde dayalı bir süngü vardı. Bu kendisine soruldu da şunları söyledi: Biz onunla kertenkele öldürürüz. Çünkü Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) haber verdi ki: İbrahim (Aleyhisseîâm) ateş'e atıldığı vakit yeryüzündeki bütün hayvanlar onu söndürmeye çalışmış, yalnız kertenkele istisna teşkil etmiştir. Çünkü o ateşi üfürmüştür. Bu sebeple Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) onun öldürülmesini emir buyurdu.» Yine Hz. Âişe'den rivayet olunduğuna göre Beyt-i Makdis yandığı vakit kertenkeleler ateşi üfürmüşlerdir. Bu hadîsler kertenkelenin fıtratında kötülük olduğunu beyân için vârid olsa gerektir.